Independent sample t test ne demek ?

Sude

New member
Bir Kafede Başlayan Tartışma: Independent Sample T Test’in Hikâyesi

Bir sonbahar akşamıydı. Yağmur, camdan aşağı ağır ağır süzülüyordu. Kahvelerini yudumlayan bir grup arkadaş, her zamanki gibi “hayat üzerine” tartışırken, konu birdenbire bambaşka bir yöne kaydı. Forumdaşlarım, belki siz de o tür anları bilirsiniz: biri bir cümle kurar, ve bir anda her şey ciddileşir. İşte o akşam da öyle olmuştu.

Ali, bilgisayar mühendisi, mantığın ve verinin adamı. Ceyda ise psikoloji yüksek lisansı yapıyor; duyguların, empati kurmanın, anlamanın kadını. İkisi de zeki, ama dünyayı farklı gözlerle görüyorlar. Aralarında her zaman bir çekim, ama aynı zamanda bir “metot farkı” vardı.

“Bir Duygu mu Ölçülür, Yoksa Fark mı?”

Ali elindeki not defterini masaya koydu. “Bak Ceyda,” dedi, “bu konuyu bilimsel ele alalım. Erkeklerin ve kadınların stresle baş etme düzeyleri arasında fark var mı, bunu hissederek değil, ölçerek anlamalıyız.”

Ceyda gülümsedi, gözlerinde o bildik sabır vardı. “Ali, bazen ölçmek, hissetmeyi unutturur. Farkı görmek istiyorsan, önce dinlemen gerekir,” dedi. Ama Ali çoktan defterine bir şeyler karalamaya başlamıştı.

“Bak şimdi,” dedi heyecanla, “bizim iki bağımsız grubumuz var: erkekler ve kadınlar. Her birinin stres puanlarını ölçüyoruz. Eğer ortalamaları birbirinden anlamlı şekilde farklıysa, bunu Independent Sample T Test ile buluruz!”

Ceyda kahvesini yudumladı, kaşlarını kaldırdı: “Yani sen bana diyorsun ki, aramızdaki farkı bir formül söyleyecek?”

Ali gülümsedi: “Evet. İstatistiksel olarak.”

Bir Testin Ardındaki Duygular

Forumdaşlar, o an kafenin içi sessizleşti. Aralarındaki gerilim, sanki o testin “anlamlılık düzeyi” kadar net hissediliyordu. Ali’nin dünyasında her şey sayılarla, tablolarla, p-değerleriyle ifade buluyordu. Ceyda’nın dünyasında ise duygular, renkler ve dokunuşlar vardı.

“Bak,” dedi Ceyda, “ben de empati seviyelerini ölçüyorum. Ama o verilerde bir kalp atışı var, bir hikâye var. Senin t-test’in o hikâyeyi görebilir mi?”

Ali sustu. Bu soru, denklemine sığmayacak kadar insaniydi. Ama sonra, biraz düşünerek cevapladı:

“Belki de t-test, duyguların değil ama farkın hikâyesini anlatır. Çünkü bazen fark etmek bile bir duygudur, Ceyda.”

Anlamlı Bir Fark Var mıydı?

O akşam, kafenin buğulu camlarının ardında iki insan, sadece istatistiksel bir testin değil, insan ilişkilerinin özünü tartışıyordu. Independent Sample T Test, aslında iki bağımsız grubun ortalamalarını karşılaştıran bir araçtır.

Yani erkekler ve kadınlar gibi, birbirinden ayrı ama aynı evrende yaşayan iki grubun hikâyesini anlatır. Eğer fark “anlamlı”ysa, yani istatistiksel olarak rastlantısal değilse, o zaman diyebiliriz ki: “Evet, aralarında gerçekten bir fark var.”

Ama Ceyda’nın gözleriyle bakarsanız, bu “anlamlı fark” bazen sadece sayılarla değil, bakışlarla da ölçülür.

Ali, bilgisayarını açtı, veri setini yükledi. Ceyda’nın katılımcılarından gelen stres puanlarını tabloya ekledi. “Bak,” dedi, “bu sayılar birbirine çok yakın. p-değeri 0.07. Yani fark ‘anlamlı’ değil.”

Ceyda gülümsedi: “Yani diyorsun ki, aramızda fark yok?”

Ali bir an sustu. “İstatistiksel olarak, evet. Ama hissedilen olarak… kim bilir?”

T Testi Hayatın Ta Kendisi Değil mi?

Forumdaşlar, düşündünüz mü hiç? Belki de hayatın kendisi bir t-testidir.

Biz hep birileriyle kıyaslanıyoruz: kim daha mutlu, kim daha başarılı, kim daha dirençli…

Ama bazen fark varmış gibi hissettiğimiz şey, aslında verisel olarak önemsizdir.

Bazen de çok küçük bir fark, bizi tamamen farklı yollara sürükler.

Ceyda’nın gözleri dolmuştu. “Ali,” dedi sessizce, “belki de bizim farkımız da 0.05’in biraz üzerinde. Yani anlamlı sayılmıyor ama ben hissediyorum.”

Ali gülümsedi. “O zaman belki istatistik değil, kalp testinden geçiyoruzdur.”

Kahkaha attılar. Yağmur hızlanmıştı. Camdan süzülen damlalar, tıpkı veri noktaları gibi birbirine karışıyor, bazen ayrılıyor, bazen bir çizgi oluşturuyordu. Hayatın grafiği gibiydi: karmaşık ama anlamlı.

Forumdaşlara Soruyorum…

O gece eve dönerken Ali düşündü. Independent Sample T Test, evet, iki grubun farkını ölçerdi. Ama ölçemediği şey, o farkın neden oluştuğuydu. İnsan kalbinde dönen değişkenleri hiçbir formül tam anlatamazdı.

Belki siz de bazen fark ettiniz:

Birini anlamaya çalışırken, kendi değişkenlerinizi göz ardı ettiniz mi?

Bir ilişkiyi analiz ederken, duyguların standart sapmasını hesaba kattınız mı?

Belki hayat, sadece anlamlı farklar aramakla değil; bazen farkın anlamsız olduğunu kabul etmekle güzelleşiyordur.

Forumdaşlar, sizce gerçekten “anlamlı fark” ne demek?

Bir kalp diğerinden biraz daha hızlı atıyorsa, bu fark sayılır mı?

Yoksa duyguların testinde p-değeri diye bir şey yok mudur?

Söz sizde…