TBK 344 ne zaman değişti ?

Tumen

Global Mod
Global Mod
TBK 344: Küresel ve Yerel Dinamiklerin Toplumsal Cinsiyet Rolleri Üzerindeki Etkisi

Bir gün, bir arkadaşım TBK 344'ün kadın ve erkeklerin toplumsal rol ve ilişkilerine etkilerini tartışırken şöyle demişti: "Kadınlar ilişkileri yönetirken, erkekler bireysel başarılarını nasıl taçlandıracaklarını düşünüyorlar." Bu basit bir gözlem gibi görünebilir, fakat bu bakış açısı, toplumsal cinsiyet normlarının nasıl şekillendiğine dair çok daha derin bir soruyu gündeme getiriyor. Birçok kültürde erkeklerin toplumsal statü kazanma yolları bireysel başarılarına dayanırken, kadınlar toplumsal ilişkiler, aile ve toplum odaklı değerlerle daha çok ilişkilendiriliyor. Peki, bu durum TBK 344’ün düzenlenmesiyle nasıl bir etki alanına giriyor?

TBK 344’ün Küresel ve Yerel Düzeydeki Yeri

Türk Borçlar Kanunu’nun 344. maddesi, özellikle aile içi ilişkilerdeki borç yükümlülüklerini ve mali sorumlulukları ele alır. 344. maddenin 2012’deki değişiklikleri, özellikle kadın ve erkeğin evlilik içindeki borç ilişkilerinde eşitliğin sağlanmasına yönelik önemli adımlar atmıştır. Ancak, bu değişiklik, sadece bir hukuki düzenlemeden ibaret değil; aynı zamanda farklı kültürlerin bu düzenlemeye nasıl yaklaşacağı, toplumsal yapıları ve kadın-erkek rollerine bakış açılarını nasıl şekillendirdiğini de anlamak gerekiyor.

Dünya çapında kadınların ekonomik bağımsızlıkları, geçmişten günümüze pek çok değişikliğe uğramıştır. Batı toplumlarında, özellikle Avrupa'da, kadınların finansal özgürlükleri giderek daha fazla tanınırken, geleneksel toplumlarda bu özgürlüklerin kazanılması hâlâ bir mücadele alanıdır. Örneğin, İskandinav ülkelerinde kadınların ekonomik bağımsızlıkları yasalarla desteklenmekte ve bu durum toplumsal ilişkilerdeki dengeyi değiştirmektedir. Buna karşılık, bazı Orta Doğu ve Güney Asya toplumlarında, kadınların iş gücüne katılımı hala sınırlıdır ve ekonomik sorumluluklar daha çok erkeğin omuzlarındadır. Türkiye’de ise kadınların çalışma hayatına girmesi 1980'lerde önemli bir dönüm noktası olmuştur, fakat halen ekonomik eşitlik yolunda önemli engeller vardır.

Kültürel Normların Rolü: Erkek ve Kadınlar Arasındaki Denge

Erkeklerin ve kadınların toplumsal ilişkilerdeki yerleri, tarihsel, kültürel ve ekonomik faktörlere dayalı olarak şekilleniyor. Batı'da bireysel başarı ve öz-yeterlilik gibi kavramlar, erkeklerin kültürel anlamda güç kazanmasının temelini oluştururken, kadınların daha çok toplumsal ilişkilerdeki rollerine odaklanmaları beklenir. Örneğin, ABD ve Avrupa’da erkeklerin ekonomik bağımsızlıkları ve kariyer odaklı başarıları toplum tarafından daha fazla takdir edilirken, kadınlardan genellikle aile yaşamı ve toplumsal ilişkilerdeki başarıları beklenir. Bu durum, bir yandan erkekleri bireysel başarıya odaklandırırken, diğer yandan kadınları toplum içindeki bağları ve ilişkileri yönetmeye zorlar.

Türkiye özelinde baktığımızda, TBK 344’ün getirdiği değişiklikler, özellikle kadınların eşit haklarla borçlanma ve mali sorumluluk taşıma konularındaki haklarını güvence altına almıştır. Ancak bu değişiklikler, toplumsal normlarla henüz tam anlamıyla örtüşmeyebilir. Çünkü Türk toplumunda kadınların ekonomik bağımsızlıkları hala tartışmalı bir konudur. Kadınların daha çok aile içindeki rollerine vurgu yapılırken, erkeklerin toplumsal başarıları daha fazla tanınmaktadır. Bu bağlamda, TBK 344’ün getirdiği değişiklikler, geleneksel rollerle çatışan bir düzenin kurulmasına zemin hazırlamaktadır.

Kültürler Arası Benzerlikler ve Farklılıklar

Farklı kültürlerde, erkeklerin ve kadınların toplumsal ilişkilerdeki rollerine yaklaşım farklılıklar gösterir. Batı'da, bireysel başarıları kutlayan toplumlar ile geleneksel rollerin hâkim olduğu toplumlar arasındaki fark, TBK 344’ün etkilerini farklı şekillerde yorumlanmasına yol açmaktadır. İngiltere, Fransa veya Almanya gibi ülkelerde, kadınların çalışma hayatına katılma oranı yüksekken, erkeklerin toplumsal statü elde etmek için bireysel başarılarını ön planda tutması yaygındır. Bu durum, sadece ekonomik alanda değil, toplumsal ilişkilerdeki güç dinamiklerini de etkiler.

Öte yandan, Asya’daki bazı toplumlarda, kadının rolü daha çok aile içindeki sorumluluklarla sınırlıdır. Japonya ve Hindistan gibi ülkelerde, kadınlar genellikle toplumda daha alt düzeydeki rollerle tanımlanırken, erkekler ailelerinin geçimini sağlama ve toplumsal statü elde etme sorumluluğunu taşırlar. Ancak, küreselleşmenin etkisiyle bu geleneksel yapılar giderek daha fazla değişiyor. Kadınların ekonomik yaşamda yer almaları, kültürel normları değiştirmekte ve erkeklerin toplumsal ilişkilerdeki rolünü yeniden tanımlamaktadır.

TBK 344’ün Etkisi ve Geleceğe Yönelik Sorular

TBK 344’ün değişiklikleri, kültürler arası etkileşimde önemli bir mihenk taşı olabilir. Ancak bu değişikliklerin, toplumsal cinsiyet rollerini dengelemek ve kadın ile erkek arasındaki eşitsizlikleri ortadan kaldırmak için yeterli olup olmayacağına dair farklı görüşler bulunmaktadır. Kadınların toplumsal ilişkilerdeki güçlerini ve erkeklerin bireysel başarılarındaki etkilerini dengelemek için daha fazla düzenlemeye ihtiyaç duyulabilir.

Bir soru soralım: Kültürel bağlamdaki bu farklılıklar, yalnızca hukuki düzenlemelerle mi değişebilir? Yoksa toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için daha geniş sosyal ve kültürel reformlara mı ihtiyaç var?

Sonuç olarak, TBK 344’ün değiştirilmesi, sadece hukuki bir adım değil, aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitliği yolunda atılmış önemli bir adımdır. Ancak bu adımların daha geniş toplumsal dönüşümlerle desteklenmesi gerektiği de bir gerçektir.